1. MİLLİYETCİLİK
Türk Milleti’ni sevmek, ona sadakatla bağlı olmak, bütün olayları, Türk gözüyle görmek ve her faaliyetin Türk Milletine yararlı olmasını sağlamak, en azından bu şuuru taşımaktır. Türklüğü kabul eden, Türk Milletine çalışan ve ona sadakatla bağlı olan herkes Türk’tür. Bir şartla; Gönlünde başka bir milletin özlemini, sevgisini taşımıyacaktır.
İnsanlığı ve medeniyetin inkişafına en büyük hizmetleri yapmış bulunan, tarihin gördüğü en büyük millet olan Türk Milleti’nin, bağımsızlığını kazanmış veya halen esaret altında bulunan mensuplarıyla ilgilenmek, onlarında insanlık şeref ve haysiyetlerine sahip olmalarını istemek milli ve insani bir vazifedir. Bunu da yaparken İslam’ın ve Türklüğün kalesi olan Türkiyemize zarar vermemektir.
2. ÜLKÜCÜLÜK
Ülkücülük idealizm` demektir. Ülkümüz’ün hedefi Türk Milletini en kısa yoldan, en kısa zamanda, başkalarına avuç açmadan çağlar üzerinden sıçrayarak çağdaş medeniyetin en ön safına geçirmek, ilimde-teknikte-medeniyette yeryüzünün en kuvvetli varlığı haline getirmektir. Türklüğü yüceltmektir. Bütün Türklerin tutsaklıktan kurtulup hür ve bağımsız olması ülkümüzdür. Ülküsüz insan çamurdan farkı olmayan bir varlıktır.
3. AHLAKÇILIK
Tarihte bir çok devletler yükselmiştir. Bunlar parayla değil, ahlakla yükselmişlerdir. Parasızlıktan değil, ahlaksızlıktan yıkılmışlardır. Ahlakçılık; İslam ahlakı ve Türk adet ve geleneğinden ibarettir. Ahlakçılıkta esas Türk’ün ananelerine, töresine, İslam’ın esaslarına ve hayata uygun olması şartıdır.
4. TOPLUMCULUK
Her şeyin toplum yararına yapılması demektir. Toplumculuk fikrimizi iki ana görüş içerisinde izah edebiliriz.
a) Sosyal görüş: Adaleti temel alan, vatandaşlar arasında taşınan yüklerin, çekilen sıkıntıların, mükellefiyetlerin, sağlanan gelirlerin, istifade edilen niğmetlerin liyakat ve kaabiliyetlere göre adaletle (eşitlikle değil) dağıtılması demektir.
b) Ekonomik görüş: Mülkiyeti esas kabul eden, fakat mülkiyetin millet zararına kötüye kullanılmasına karşı olan bir görüşü kabul eder. Karma ekonomiyi ve ana stratejik faaliyetlerin devlet kontrolünde bulunmasını öngörür.
5. İLİMCİLİK
Olayları ve varlığı önyargılardan ve art düşüncelerden sıyırarak ilim mantalitesi ile incelemek ve girişilecek her çeşit faaliyete ilmi önder yapmak pirensibidir.
6. KÖYCÜLÜK
Köyleri tarım kentleri halinde birleştirerek kalkınmayı öngörür. Köylünün, tefecilerin elinden kurtarılması ve ihtiyacı olan kredi ve diğer yardımların sağlanması için kooperatifleşmeyi hedef alır.
7. HÜRRİYETÇİLİK VE ŞAHSİYETÇİLİK
Birleşmiş Milletler Anayasasında yazılı bütün hürriyetlerin sağlanmasını gaye edinmiştir. İnsanları şahsiyet olarak geliştirilmesini, toplumun kalkınması için yararlı bir yol olarak kabul eder.
8. GELİŞMECİLİK VE HALKÇILIK
Devrimciliği kabul etmiyoruz. Devrimcilik gibi eski (tarih-geçmiş-mazi) olan her şeyi kötülemek, tarihimize, ceddimize küfür etmek bizim doktrinimizde yoktur. Biz gelişmecilikte kökümüzden kopmadan, daima daha iyiye, daha güzeli aramak ve sonsuz bir iyiliğe, güzelliğe ulaşmak istiyoruz.
Halkçılıktan maksadımız da her şeyin halk için, halkla beraber ve halka doğru olmasıdır. Halka tepeden bakmadan halkla içiçe olmaktır.
9. ENDÜSTRİCİLİK VE TEKNİKÇİLİK
Türk Milletinin kalkınması için acele sanayiileşmesi lazmdır. Ülkemiz hala geri veya gelişmekte olan ülke diye vasıflandırılan devletler arasındadır. Bundan kurtulmak ve ileri ülkeler arasına girmek için çağın teknik ve araçlarından yararlanmamız gerekir. Milletin istikbali ve mutluluğu buna bağlıdır. Kuvvetli olmak, milli varlığımızı korumak için şarttır. Kuvvet ise endüstri ve teknikle mümkündür.